Teknoloji baş döndürücü bir hızla ilerliyor. Teknolojinin hızlı gelişmesiyle birlikte hayatımıza yeni yeni ürünlerde girmeye başladı. Bunlardan birisi de elektrikli arabalar. Geçenlerde bir yazıda ilk üretilen arabalarında elektrikli olduğu yazıyordu. Ne kadar doğru bilmiyorum, araştırmadım. Yani eğer öyleyse demek bu yeni bir teknoloji değil. Geçmişe dönüş gibi olmuş diyebilirim.. Tabi eskiye göre daha konforlu olarak.
Her değişim ve dönüşüm sancılı olur. Kabullenmek zor olur. Alışmak içinde belli bir sürenin geçmesi ve taşların yerine oturması gerekebilir. Teknoloji bu kadar hızlı gelişirken elektrikli arazları kullanmanın henüz erken olduğu tarafta onlanlardanım. Elbette pek fazla avantajı olabilir ama beni dezavantajları daha çok ilgilendiriyor. Bunun da BENCE birkaç nedeni var. Onları yazmak istiyorum.
1-Menzil Sorunu: Bence ennn önemli sorun bu! Çünkü gördüğüm kadarıyla en bilindik markada bile menzil mesafesi benim kafamı rahatlatmıyor. Mesela kafam rahat bir şekilde İstanbul’dan Ankara’ya gidebilmem lazım. Uzun yolda kafamın rahat etmesi lazım. Geçenlerde Tesla alan bir arkadaşımla konuştuk. Bir Ankara yapacağız ama şarjın %1 altına düşmemesi gerekiyormuş o nedenle riske atamayız herhalde yolda şarj ederiz dedi. Tabi şehir için kullanmak farklı. Ben menzil olarak olaya bakıyorum. Acil olarak şehir dışına pek çıkan biri değilim. Hadi oldu da çıkmam gerekti. Bir kerede Ankara’ya gidebilmek için full şarjla bile endişe ediliyorsa o anki şarjla gidebilmek risk olur herhalde. Ayrıca sadece uzun mesafe değil sık araba kullananlar içinde bu menzil meselesi yine sorun olacaktır.
2-Şarj Süresi: Elektrikli araçların şarj süreleri, benzinli araçlara kıyasla daha uzun. Hızlı şarj istasyonları bulunsa da, tam şarj için beklenmesi gereken süre bir dezavantaj. Hızlı şarjlar yaygınlaşmadıkça yine benim için mantıklı değil.
3-Şarj İmkanları: Şarj altyapısı henüz benzin istasyonları kadar yaygın değil, bu nedenle uzun mesafe seyahatlerde şarj noktalarının sınırlı olması sorun yaratabilir. Yukarıda Ankara seyahat örneği vermiştim. Normal bir günde bile şarj istasyonları yeterince yok. Benzin gibi “rahat rahat bir sonraki istasyonda doldururuz “ diyemeyiz ki…
4-Batarya Ömrü: Elektrikli araç bataryalarının ömrü sınırlı ve zamanla performansları illa ki azalacaktır. Batarya değişimi ne kadar olur net değil. Markalara göre değişse de yine de maliyetli olabilir.
5-Maliyet: Şu an sıfır elektrikli araçlar benzinli arabalarla aynı fiyata olanlar var hatta uygun fiyatlı küçük araçlar bile var. Ama bakımı, kaza sonrası hizmet, ülkemiz de önemli bir yük olan MTV gibi giderlerde kafamda netleşmeyen konulardan birisi.
6-Üretim Süreci: Elektrikli araçların teknik olarak en önemli parçası bataryaları. Batarya üretimi, çevresel etkileri nedeniyle bazı eleştirilere yol açıyor. Batarya hammaddelerinin çıkarılması ve işlenmesi gibi faktörler, ekolojik açıdan düşünüldüğünde yine bir dezavantaj olabilir.
7-Her ne kadar bu dezavantajları bulunsa da, teknolojinin gelişmesi ve endüstri normlarındaki değişikliklerle birlikte elektrikli araçların avantajları da artmaktadır. Ama benim için öncelik yukarıda ki konular. Araçlar yaygınlaştıkça elbette bu dezavantajlar zamanla azalacaktır. O zaman gelince “hıhh şimdi artık bu arabalar alınır” deyip kafamın rahat olacağı ana kadar, elektrikli araç almak kendimce mantıklı bulmuyorum.
Haa ekstra ikinci araba alacak param olsa alır mıyım? Alırım tabi 🙂 Bu da işin başka boyutu. Ben araba tek arabam olduğu için onu elektrikli ile değiştirmek mantıklı olur mu diye sesli düşündüm ve onları yazdım.
Elbette farklı pek çok şey yazılabilir. Ben kısaca ve basitçe gördüklerimi yazmaya çalıştım.
Herkese güvenli ve keyifli sürüşler dilerim.